Kategori: Ev Yaşamı

Evimizin en çok dağılan yeri olan mutfaklar, karmaşık görüntüsünden dolayı kabusunuz olabilir. Evde siz yokken mutfağa giren eşiniz veya çocuklarınız sizin mutfak karıştırıcılarınızdır. Mutfağı daha düzenli göstermek için küçük hileler yapmak mümkün bunun için sizlere beş öneri sunuyoruz;

Herkesin evinde bulunan mandalları iki tarafı yapışkanlı bant ile duvara dik olarak yapıştırıp mutfak havlularımızı yan yana iki, üç havlu şeklinde asabiliriz. Bu hem hoş bir görüntü yaratıp hem de tezgah üstünde karışıklık yaratan havlu görüntüsünden kurtarır.

Buzdolaplarınızın içindeki karışıklıktan kurtulmak için sepet kullanabilirsiniz, renk renk küçük sepetler ile buzdolabınızdaki ürünleri düzenli gösterebilirsiniz.

Dolapların içinde tencere kapaklarına asla yer bulamayız! Bunun için dolap kapaklarınıza metal barlar monte edip orada saklayabilirsiniz. Bu sayede tencere kapaklarınız her bir şey almaya kalktığınızda düşüp yuvarlanmayacak…

Eviyenin altındaki ya da kesme tahtasının altındaki çekmeceler sebzeler için ayrılabilir. Tahta çekmeceler ya da sandıklar kullanabilirsiniz. Tertemiz ve düzenli bir mutfak için altın bir kural olduğunu söyleyebiliriz

Mutfaklar için alışık olmadığımız raflar aslında çok düzenleyici ve kurtarıcıdırlar. İki katlı veya tek başına bir raf, tezgah üstünde kalabalık yapan mutfak gereçlerinizi, yemek kitaplarınızı veya kavanozlardaki kuru bakliyatlarınızı koyabileceğiniz bir düzenleyici aynı zamanda şık bir görüntünün destekçisi olurlar.

Herkesi mutlu eden, ona iyi hissettiren renkler vardır, bizler sizin için renklerin ev dekorasyonundaki önemini ve anlamlarını anlatmak istedik. İşte renklerin evinizde ki anlamları;

Mavi ile boyanmış ortamlar çok koyu olmadığı sürece üretimi arttırır. Serinlik etkisi uyandırır ve huzur verir, yatıştırıcı bir etkisi vardır.

Kırmızı odalar insanı huzursuz eder fakat kırmızı renklerin dağınık olarak kullanıldığı odalar insanların zamanı unutmasına yol açar. Ayrıca iştahı açma etkisi nedeniyle restoranlar sık sık kırmızı rengi dekorasyon için kullanırlar.

Sarı, gün ışığının rengidir, sıcak bir his yaratarak, sinir sistemini uyarır, neşeyi arttırır.

Turuncu, sağlamlık ve dayanıklılığı sembolize eder. Heyecan, mutluluk, yaratıcılık, hareketlilik, başarma isteği ve cesaret gibi duyguları ortaya çıkarır.

Mor, kırmızının enerjisi ile mavinin kararlılığını bünyesinde birleştirir. Ruhsal ve fiziksel dengesizliği ortadan kaldırır. Morun koyu tonları ise üzüntü ve hayal kırıklığı hislerini çağrıştırabilir.

Gri, bulunduğu ortamda rahatlatıcı bir etki yaratır. Karmaşa ve tedirginliği azaltır. Canlı renklerle birlikte kullanıldığında onların enerjilerini azaltır.

Beyaz, iyilik, masumiyet, saflık ve temizliği yansıtır aynı zamanda ortamı serin tutar. Genel olarak canlandıran bir his verir.

Siyah, parlak renklerle çok iyi bir kontrast oluşturur. Kişiyi özgüvene en çok çağrıştıran renktir. Siyah hakim olduğu ortamlara gizem katar.

• Cinsiyet farklılığını göz önünde tutulmalıdır

Çocuk odası dizaynı gerçekleştirilirken erkek çocukları için mavi, kız çocukları için pembe renkleri tercih edebilirsiniz.

• Kaliteli bir halı seçilmelidir

Çocuklar büyüme çağında halı üzerinde oyunlar oynayarak uzun yıllar geçireceğinden dolayı, halı seçiminde doğru tercihler verilmelidir. Tüy çıkaran halılar çocuklarınızın sağlığını ciddi derecede etkileyebilir.

• Odada eşya karmaşası yaratılmamalıdır

Hem sizin hem de çocuğunuzun rahatlığı için mümkün olduğunca az eşya tercih edilmelidir, odada az eşya olması çocuğunuzun sakatlanma riskini azaltır.

• Çocuk odası eşyalarını çocuk seçmelidir

Çocuğun kendi odasındak eşyaları kendi seçmesi odasını sevmesini sağlayacaktır, çocuk erken yaşta kendi kararlarını vermeye yönlendirilmelidir.

• Kanserojen aksesuarlardan kaçınılmalıdır

Çocuklar büyüme çağında herşeyi merak eder ve incelerler, çocuk odasında mümkün olduğunca kanserojen olmayan eşyalar tercih edilmelidir.

Ailecek yapılan hiçbir şey hafızalardan silinmez. Çünkü insanın en değerli anlarının parçası ailesidir. Elbette saymakla bitmeyecek bir sürü örnek vardır ama en eğlencelilerinden biri her hafta cumartesi gününün evde film izleme günü ilan edilmesidir.

Her hafta en sevilen filmlerden bir tane seçersiniz. Bu film birçok çeşitten olabilir ama tercihler genelde komedi filmlerinden yanadır. Eğer birde film başlamadan patlamış mısırlarınızı elinize alırsanız kendinizi sinemada hissetmek için her şey tamamlanır.

Bu hafta sonuna en çok yakışacak filmlerden önerilerimiz;
• Neşeli Günler,
• Sezercik Aslan Parçası

Yabancı film derseniz de;
• Babamın Penguenleri
• Gerçek Masallar
• Oyuncak Hikayesi

Böylece haftasonu akşamını en değerli servetiniz olan ailenizle en huzurlu ve güzel şekilde geçirirsiniz.

Kimine göre mutfakta özgürce yemek yapmak kimine göre ise evinin balkonunda manzaraya karşı kahvesini yudumlamak.

Bazılarına görede kitaplarla dolu odası. Mesela kitaptan huzur bulanlar bazen yağmurun yağmasını bekler.

Bütün bir hafta yoğun iş ya da okul hayatının ardından yağmurlu bir hafta sonunda kitap okuyarak ruhunu dinlendirmenin keyfi çok farklıdır. Hele birde evinizin bir köşesini bunun için ayırdıysanız!

Kendini böyle huzurlu hisseden insanlar ’’Mutlu olmak için birine ihtiyacın yok. Al kahveni ve bir kitap oku’’ derler.

Haftanın 6 günü, yoğun tempoda  çalışan ya da okuyan aile bireylerinin birbiriyle yapmaktan en keyif aldığı geleneksel aktivitelerimizden biri de Pazar sabahı kahvaltısıdır. İlk olarak aile keyifle sofra hazırlamaya başlar. Her şey özenilerek yapılır ve herkesin sevdiği yiyecekler sofradadır. Adeta herkesin “seni ve isteklerini önemsiyorum” deme şeklidir birbirine.

İnce belli bardaktaki çay içildikçe içleri de ısıtır sanki uzun sohbetler, güzel muhabbetler edilir, hafta değerlendirilir ve kahkahalar yükselir. Pazar kahvaltısında karnın kadar ruhun da doyduğu için bu kadar önemli ve değerlidir. İnsana sevdiğini ve sevildiğini hissettirir. Ne güzel şeydir kahvaltı, Cemal Süreyya’nın dediği gibi “Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı.”

Eviniz artık size çok sıradan geliyor, eski heyecanınızı kaybettiğinizi düşünüyorsanız, dekorasyonunuzda değişiklik yapmanın zamanı gelmiş demektir. Dekorasyonda değişiklik denince hemen gözünüz korkmasın, dekorasyonlarınızda küçük dokunuşlar ile büyük değişiklikler elde etmeniz, evinizi daha çok sevmeniz ve daha yaşanabilir bir yer haline getirmeniz mümkün. Bu değişiklikler evinize ayrı bir hava katacak ve içinizdeki eski heyecanın tekrardan geldiğini göreceksiniz.

Antre:

Antreler evinizin giriş bölümüdür, çok iyi dekore edilmiş bir antre misafirlerinizin üzerinde müthiş bir etki yaratacaktır. Antrelerinize ufak değişiklikler ile canlılık katabilirsiniz.Girişte kibar bir gömmeli dolap veya dekoratif ayna dolabı üzerine birkaç aksesuar ile dikkatleri çekebilmeniz mümkün.

Eğer antre bölümünüz genişse tekli veya ikili koltuk düşünebilirsiniz.

Duvar aydınlatmaları kullanmanız içeriyi daha kaliteli ve ferah göstermeye yetecektir.Girişte bulunan ayna hem evden çıkarken son kez nasıl göründüğünüze bakmanızı sağlayacak hem de antrenizin daha aydınlık olmasını sağlayacaktır.

Salon:

Salonunuzda duvar tablosu olmazsa olmazlardandır, duvar tablonuzu değiştirebilir biraz renkli bir tablo ile içinizi neşelendirebilirsiniz. Tablo demek direkt olarak içerideki atmosferin değişmesi demektir.

İçerde kullandığınız pastel renkler sizi durgunlaştırabilir, bu durgunluğu bozmak için masaüstünde 1-2 ufak renkli aksesuar yeterli olacaktır, renklerde değişiklik yapmak enerjinizi yüksek tutmaya yardım edecektir.

Salonunuzda hep eşyaların yerini değiştirmekten sıkıldıysanız, salonun köşelerine abajur, çiçek, heykel gibi bir motif koymanız, sizi oldukça şaşırtacak bir etkileşim olacaktır.

Son olarak, koltuk yastıkları; koltuk yastıklarınızı renklendirmenizi tavsiye ederiz, duvarda veya etrafınızdaki renkleri gözlemleyip, koltuk yastıklarınızı salonunuzdaki en canlı renklerin toplandığı yer gibi yapabilirsiniz.

Yatak Odası;

Odalar salonlara nazaran daha küçüktür, yapılacak en ufak değişiklik daha fazla fark edilecektir. Yatak odaları kişiye özeldir ve içinizden geldiği gibi dekorasyonda değişiklikler yapabilir, sınırlarınızı zorlayabilirsiniz.

1-Odanızın küçük geldiğiniz düşünüyorsanız ilk yapmanız gereken şey, gardroplara boy aynası koymanız.

2-Odanızı daha büyük göstermek için ikinci yapılabilecek şey aydınlatmadır, aydınlatmanızda güçlü ve sıcak renkler odanızı daha büyük ve ferah gösterecektir.

3-Duvar boyalarında mümkün olduğunca açık renkleri tercih etmeniz, odanızın daha ferah bir hal almasını sağlayacaktır.

4-Halı, odayı küçük gösteren bir aksesuardır, parkeniz var ise üzerindeki halıyı bir müddet depoda bekletebilirsiniz.

5-Yastık başlarında, nevresim takımlarınızda veya duvar tabloları ile yapılacak değişiklikler odanızın baştan aşağı değiştiği hissi uyandırabilir.Odanızın kapı arkasında kullanacağınız led aydınlatma ile hafif loş, sakinleştirici bir atmosfer yakalayabilirsiniz.

Ev temizliği bir kadın için bazen çok eziyetli, bazen de çabucak biten bir iş olabilir. Bahar temizlikleri, bayram temizlikleri gibi dip köşe temizliklerde ise saatlerinizi harcar ve zorlanırsınız. Bu durumları en pratik halde çözmek için yapılacak 6 altın kural:

1 – Eski bir diş fırçasına dökeceğiniz bir kaç damla zeytin yağı ve bir kaç tutam karbonat ile dolaplarınızda birikmiş kirleri ovarak en pratik yoldan yok edebilirsiniz.

2 – Ütülerinizin altında oluşan kir, pas ve kalıntılardan kurtulmak istiyorsanız yapmanız gereken en pratik yol, tuz kaplı bir alanda, ısıttığınız ütünüzü gezdirin. Kirlerden eser kalmayacaktır.

3 – Ahşap eşyalarına baktığınızda çizikler görüyorsanız bu çiziklerin geçmesi ve ahşap eşyalarınızın ilk günkü halini alması için, bir kaşık sirke ve bir kaşık zeytinyağı ile ovmanız yeterli.

4 – Çocuklarınız keçeli kalemleri ile masalarında lekeler bıraktıysa onları temizlemek çok basit. Bir beze süreceğiniz diş macunu ile ovarsanız tüm lekeler çıkacaktır.

5 – Ahşap eşyalarda özellikle ahşap masalarınızda yanık izleri varsa onları ısı ile yok edebilirsiniz. Yanık yerin üzerine bir bez serin ve ısıttığınız ütü ile üzerinden geçin. Yanık leke ortadan kalkacaktır.

6 – Banyolarınızda size en çok uğraştıran kireç aslında çok basit bir yöntem ile yok edilebilir. Özellikle kireçle kaplanmış duş başlığınız var ise onu sirke dolu bir tasın içinde 20 dakika bekletmeniz yeterli.

Bu 6 yöntem ile evlerinizde yapacağınız temizlik size çok kolay gelecek ve saatlerce oyup çıkaramadığınız lekeleri dakikalar içinde çıkaracaksınız.

Mutfaklar hiç şüphesiz ki bayanların evlerinde en çok zaman geçirdiği alanların başında gelir. Yemek pişirir, bulaşık yıkar, çocuklarının ve eşinin karnını doyurur.

Mutfak tipleri odanın şekline ve alanına göre değişiklik gösterebilir.

En çok kullanılan mutfak tipleri: Devamını Oku